27 Eylül 2014 Cumartesi

BEŞİKTAŞ 1 - 1 ESKİŞEHİRSPOR (27/EYLÜL/2014)


Sonbaharın “Ben geldim” dediği, rüzgârın aylardır unuttuğumuz hiddetini hatırlattığı o ilk gecelerden biriydi. Olimpiyat Stadı'nda köşe bayrakları neredeyse yerinden sökülüp uçacak, yağmur tribünleri dövüp açık alanları kapalıya sığınmaya zorlayacak kadar hırçındı. Ve o gece, Kara Kartal Eskişehirspor'u konuk etti, sahada iki puanı yağmurun, rüzgârın, toprağın arasına bıraktı.

Evet, burada biraz şiirle örtmeye çalıştım yitip giden puanın acısını. Çünkü futbolda bazen kelimeler de çaresiz kalır. Ama dönüp gerçeğe bakalım: Gazetelerin ilk işi, eminim, yine Olimpiyat Stadı’nın şartlarını manşetlere taşımak olacaktır. Oysa sormak lazım: Eskişehirspor da o sahada oynamadı mı? Onlar da aynı yağmurda, aynı rüzgârda değil miydi? Adamlar geldiler, istediklerini aldılar. Peki ya biz?

Eskişehirspor ne “Bataklık taktiği” uyguladı ne de baskı kurdu. Topu uyutup, oyunu yavaşlatıp, beraberliği kurtarmaya odaklandılar. Ve başardılar. Kara Kartal ise ne yaptı? Attığı golün üzerine yatmaya kalktı. Oysa yağmur sadece bizim sırtımıza değil, her iki takımın da başına yağıyordu. Beşiktaş bu değil. Beşiktaş, her şartta, her koşulda üç puanı zorlamalıydı.



Eskişehirspor maç boyunca yalnızca on dakika yüklenip golünü buldu. Doksan dakikanın kaderini o on dakika belirledi. Üstelik hakemin yanlış ofsayt bayrağıyla iptal edilen nizami bir golü de vardı. Yine ucuz kurtulduk. Hakem demişken; oyunu soğutan, avantajı bırakmak yerine gereksiz düdükler çalan bir yönetim sergiledi. Futbolun akışını kesip durdu; pozisyonu oynat, sonra çal düdüğünü, ne gerekiyorsa yap. Ama bırak oyun aksın!

Bu beraberlik beni fazlasıyla üzdü. Kara Kartal göz göre göre şampiyonluk puanlarını saçıyor. Sezon sonunda, dönüp bu maçları tek tek hatırlatacağım. Çünkü bu kayıplar, işte bu maçlar, şampiyonluğu götürür.

Ve basın… Spor basını elbette sahaya bakmaz, tribünde bir isimsiz yöneticinin iddia edildiği gibi söylediği “Bilic kendini göstersin” sözünü manşet yapar. Böylece dedikodu, haberin önüne geçer. Oysa basının görevi belirleyici olmak değil, haberi doğru vermektir. Tottenham maçına kadar söylentilere kulak tıkamaktan başka çaremiz kalmadı.

Yüksel Kara Kartal… Bu rüzgâr, bu yağmur, bu basın gürültüsü senin kanatlarını indirmesin.

Stadyum: Atatürk Olimpiyat Stadyumu.

Hakem: Çağatay Şahan.

Beşiktaş: Tolga, Serdar, Sivok, Pedro, İsmail, Veli, Atiba, Olcay (Dk.78 Kerim), Oğuzhan (Dk.60 Sosa), Gökhan, Demba Ba (Dk.70 Cenk Tosun)

Teknik Direktör: Slaven Bilic.

Eskişehirspor: Boffin, Kâmil, Birol, Berkay, Kaan, Lawal, Hürriyet, Sissoko (Dk.63 Mirkan), Erkan (Dk.81 Causic), Ömer (Dk.75 Serdar), Funes

Teknik Direktör: Ertuğrul Sağlam.

Sarı Kartlar: Mori (2), Hürriyet, Causic (Eskişehirspor), Demba Ba (Beşiktaş)

Kırmızı Kart: Dk.86 Mori (Eskişehirspor)

Goller: Dk.20 Olcay (Beşiktaş), Dk.71 Berkay (Eskişehirspor)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder